Son yerel seçim Türkiye’nin artık yeni bir döneme girdiğini gösteriyor. 21 yıldır ülkeyi yöneten (son 15 yılda yönetemeyen) AKP için sonun başlangıcı başladı. Artık ülkenin birinci partisi değil, bu makamı CHP elinden aldı.

Elbette 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin analizleri daha çok yapılacaktır. Sonuçlara; ekonomik krizin, emeklilerin ve gençlerin içinde bulunduğu darboğazın, kötü yönetimin, adam ve yandaş kayırmacılığının etkileri uzun uzun değerlendirilecektir.

Biz yaşadığımız kentin ölçeğinden baktığımızda ortaya çıkan sonucu Kepez gerçeğinden görebiliriz.

Kozmopolit  yapıdaki bu ilçemiz Türkiye’nin minyatürü gibidir. Yakın döneme  kadar gecekondu ağırlıklı yapısı, doğu ve güneydoğu başta olmak üzere ülkenin her yerinden aldığı göçle oluşan karmaşık nüfusu Türkiye’yi anlatır. Emekçi ve emeklilerle, orta ve dar gelirlilerin yanı sıra, ülke genelinde olduğu gibi rantsal dönüşüm haline gelen değişimle artık üst gelir gruplarının da yaşadığı yerdir.

Suriyelisi de Afganı da, Rus’u, Ukraynalısı da Kepez’in hemen her yerinde bulunur. Her türlü dini grup, tarikat yapısı da makbul miktarda vardır.

Bu açıdan Kepez’deki  seçim sonucu Türkiye’nin genel siyasetini yansıtır. Klasik söylemle, “Kepez’i kazanan Türkiye’yi kazanır” denilebilir.

Hal böyle olunca 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde dikkatimiz Kepez’de idi. Kepez Belediyesi’nin kuruluşundan bu yana (30 yıldır) genellikle burada oy kullanan biri olarak sonucu merak ediyorduk.

Aday elbette önemli idi ama Kepez’de başarı aynı zamanda ülkenin siyasi, ekonomik durumu ile de yakından ilgiliydi. Aday ne kadar parlak biri olsa da ülke koşullara uygun değilse sonuç alınamıyordu.

CHP ve onun adayı Mesut Kocagöz’ün başarısında işte bütün bu faktörler rol oynadı. Öncelikle Kocagöz, Kepez için en uygun adaylardan biriydi. Geçmişte (AKP döneminde) Kepez Belediyesi’ndeki başkan yardımcılığı görevi nedeni ile bölgeyi iyi tanıyordu. AKP’ye tepki gösteren bu partinin üyelerinin bile CHP’den aday olmasına bakmadan oy verebileceği isimdi. Ilımlı yapısı ile CHP’liler onu kısa sürede benimsemişti.

Tek handikapı Kürt kökenli yurttaşların ona bakışı olabilirdi. Bu sorunu da çözdüğü anlaşıldı.

Birde karşısına AKP, fotoğraflarının tersine yüzü pek gülmeyen, burnundan kıl aldırmayan, geçmişteki siyasi görevlerinde başarısız olmuş bir aday çıkarması CHP’nin ve Mesut Kocagöz’ün işine hayli yaradı.

Adayın uygunluğu, emekli ve emekçi bölgesi Kepez’de, ekonomik krize tepki oyları tarihinde ilk kez CHP’yi farklı şekilde birinci parti yaptı.

Kepez’in alan Türkiye’yi de kazandı. Alanya, Serik, Korkuteli başarıları peşinden geldi. Ülke genelindeki Kütahya, Afyon, Manisa, Kilis, Adıyaman, Kastamonu, Kırıkkale gibi.

Şu anda Türkiye’nin 1989 yerel seçimlerinin benzerini yaşadığı konuşuluyor. O dönemde SHP, ülke genelinde benzer bir başarıya imza atmış ama devamını getirememişti, Umarız bu kez farklı olur. Başta Antalya ve Kepez olmak üzere, ülkenin ihtiyacı olan sosyal belediyecilik, halkçı belediyecilik başarı ile uygulanır. Bu başarı sürekli hale gelir.

Türkiye’nin ve Antalya’nın buna gereksinimi var.