Yusuf Yavuz

Yusuf Yavuz

Tüm Makaleleri

Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu.
1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü.
2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı.
Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete ve Antalya Körfez Gazetesi gibi gazete ve dergilerde yayımlandı.
Antalya merkezli KanalV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu.
Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına T

Her şey geçip gider, yerin yüzü kalır geriye…

Şaraptan zeytin yağına, tahıldan sebzeye, hayvansal ürünlerden her türlü bitkisel ürünün hazırlandığı birer üretim merkezi olan kırsal yerleşimler Bizans dönemi boyunca da Anadolu'yu besledi. Selçuklu...

Antalya’da parsel parsel rantsal dönüşüm!

Antalya’da 1990’lardan itibaren ardı ardına açılmaya başlayan AVM’lerin yerini, otel, lüks konut ve ticari alanları içeren yüksek katlı rezidansların almasını sağlayacak plan değişiklikleri kişiye öze...

Taşa yazılan uygarlığın izleri taş ocaklarıyla siliniyor!

Türkiye’nin önerisiyle 2009 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’ne dâhil edilen Likya kentlerini yaratan coğrafya adım adım mermer ocaklarıyla kuşatılıyor. Taşa yazılan uygarlık, mermer...

Bu dağlar olmasaydı…

Dağlar yeryüzünü ayakta tutan direklerdir. Bu direkler yıkıldıkça hepimiz altında kalıyoruz…

Yerel seçimlerde seçmen aslında neyi seçiyor?

Polonya, Belçika, Arnavutluk ve İsrail’den daha büyük kıyı şeridine sahip olan Antalya bu büyük zenginliği neden değerlendiremiyor…