Niye Antalya’nın doğusundaki ulaşım sorunu, Orta Anadolu ile bağlantısı boş verilip batısına duble yolda ısrar ediliyor? Kıt kaynaklarımız niye var olan bir sorunun çözümü yerine, şu an ihtiyaç olmayan bir yola harcanmak isteniyor?

Antalya’nın doğusunda çok ciddi ulaşım sıkıntısı var, D400 Karayolu’nun Antalya-Alanya arası, çile yoluna dönmüş durumda.

Yine Antalya’dan Orta Anadolu’ya ulaşımda ciddi sıkıntılar var. Kentteki çevre yolu ağı ve bağlantıları yetersiz.

Hikmetlerinden sual olunmayan büyüklerimiz ısrar ve inatla Antalya’nın batısına duble yol yapma peşinde.

Antalya-Alanya arası 120 kilometre civarında. Bu mesafeyi özel araçla 3 saatte gidebilen, kendini şanslı sayıyor. Başka seçenek de yok.

Rahmetli Süleyman Demirel, Antalya-Alanya arasındaki mevcut duble yol için, ‘‘2000 yılının nüfus tahminlerine göre planlandı’’ demişti. O dönemde ölümlü kazalarıyla nam salan bu yol için ‘‘Turist buraya ölmeye gelmiyor, tamamlayın bir an önce’’ gibi bir uyarısını da anımsıyorum.

Antalya’nın doğusundaki ulaşım sorunu, 2000’nin ilk beş yılını yok saysan, 20 yıldır ‘‘ben buradayım’’ diye bağırıyor. Nedense gözler kör, kulaklar sağır; arada bir ‘‘müjde’’ beyanatı patlatmaktan başka ses yok.

Side, Manavgat, Alanya otelleri eksik kapasite ile işliyor, fiyatlar emsallerine göre daha düşük. Onca kaynak atıl kalıyor, onca kıyı tahribatına boşuna katlanılmış oluyor.

Binali Yıldırım ulaştırma bakanı olarak, Antalya-Alanya arasına otoyol ve demiryolu, Antalya’ya hızlı tren müjdesi verdiğinde yıl 2004’tü. Başbakan oldu, Meclis Başkanı oldu. Partisinin iktidarı kesintisiz sürüyor. İstediklerinde yasa masa tanımayabiliyorlar, olumsuz raporları olumluya çevirtebiliyor, söz dinlemeyen bürokratlara ‘‘heyt’’ çekebiliyorlar…

Durum böyleyken, niye Antalya’nın doğusundaki ulaşım sorunu, Orta Anadolu ile bağlantısı boş verilip batısına duble yolda ısrar ediliyor? Kıt kaynaklarımız niye var olan bir sorunun çözümü yerine, şu an ihtiyaç olmayan bir yola harcanmak isteniyor?

Hem de mevcut yola göre dikkate değer bir zaman kazandırmayacağı, yol açacağı ekolojik yıkım, gereksiz yere sırtımıza sarılacak olan ekonomik yük ayan beyan ortadayken.

Bazı yorumlar var, ‘‘yandaş müteahhitler para kazansın diye bu duble yolun planlandığı’’ yönünde. Aynı görüşte değilim. Çünkü aynı parayı doğuda yapılacak işlerden de kazanabilirler.

Bunun tek nedeni olabilir; Antalya’nın batısının yağmalanması. Gazipaşa dışında doğu kıyıları doldu. Orada da ciddi bir mücadele var. Bakir alan olarak batı kıyıları kaldı. Üstelik arazi dağlık, çok sayıda SİT alanı var, mülkiyetin çoğunluğu devlette…

Özetle; yol bahane; yağma ve rant şahane…