Antalya İl Tarım Müdürlüğü ve Kültür İl Turizm Müdürlüğü organizasyonu ile Serik, Gazipaşa ve Manavgat’tan 32 kadın çiftçi, 32. Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali’nde sahnelenen Giuseppe Verdi’nin ünlü eseri La Traviata’yı izledi.
13 km'den hayatında ilk kez ya da ikinci kez Aspendos'a gelmek
Antalyalı çiftçi kadınlar. Aspendos’ta prova yapan sanatçıları ,Aspendos’un ışıklandırmalarını, işlitaşlarını, tiyatroyu dolduran diğer seyircileri merakla izliyorlar. Bu saatte ilk kez buradalar. Heyecanlılar. Üründü köyünden geliyorlar. Aspendos’a sadece 13. Km. Bu kadar yakın olmalarına rağmen bazıları Aspendos’u sadece çocukken görmüş, bazıları ise ilk kez görüyor ve ilk kez opera izlemiş olacak.
"Biletler pahalıydı, giremedik"
Sahne açılmadan önce konuştuğumuz Ayşe Yılmaz, seralarında domates ve biber yetiştirdiğini anlatıyor. Daha önce Aspendos’a şehir dışından gelen misafirlerini gezdirmeye getirmiş, onlar ücreti pahalı bulup girmeyince, biz de girmedik diyor.
"En son çocukken Aspendos'a gelmiştim"
Bir diğer kadın çiftçi i Havva Gökalp ise Aspendos’a 30 yıl önce çocukken gelmiş. Operaya ise ilke kez geliyor. “İnşallah sıkıcı olmaz, ortam güzel. Bugün serada çok çalıştık, yorulduk, kocalarımızı evde bıraktık, biz kadın kadına takılalım” dedik diyor gülerek.
"Sera yoruyor, zaman kalmıyor"
Selda Yılmaz, “Çiftçilik yapıyoruz, narenciye domates, kokteyl. Daha önce bir kere gelmiştim, bu ikinci. Çok küçükken gelmiştik, aklım ermiyordu. Daha önce televizyonda da izlememiştim, ilk defa izleyeceğim. Çiftçilik de izin vermiyor. Yoruluyoruz akşama kadar sera içinde domates doğra, filizini al, zaman kalmıyor. Eşim gidebilirsin dedi, ben de gelmiş oldum. Ekonomik olarak biletler de pahalı, biz de bu mesele ile gelmiş görmüş olduk.
Ayten Ceyhan, emekli öğretmen. Emekli olduktan sonra Serik’te çiftçiliğe başlamış. Şeftali ve zeytin bahçeleri var. Don ve dolu nedeniyle kötü bir sezon geçirdiğini anlatıyor mikrofonu uzatır uzatmaz. Aspendos’a o da daha önce gezmek için gelmiş ama çiftçiliğe başladıktan sonraysa hiç gelemediğini çünkü toprakla uğraşmanın çok zaman aldığını anlatıyor. Ceyhan, operaya ise daha önce Ankara’da gitmiş. “Komşularımla kız kıza geldik, bana opera nasıl diye sordular, ben de anlattım, çok güçlü sesler var diye anlattım” diyor.
Gazipaşa’dan gelen Belizel Demirelli ise yaşadığı bir sağlık sorunundan dolayı çiftçiliğe başlamış. Avokada ve muz yetiştiriyor. Daha önce turistik geziyle Aspendos’a gelmiş. Bu sefer ilk kez opera seyredecek. Bulunduğu ilçedeki tiyatrolara gitmeye çalıştığını söyleyerek ‘İnsan başka bir gözle hayata bakmayı öğreniyor, fırsat yaratıp takip etmeye çalışıyorum” diyor.
Gazipaşalı ve Serik’ten gelip Aspendos tiyatrosunda buluşan kadın çiftçiler, oyun başlamadan önce birbirleriyle tarım sohbeti yapmayı da ihmal etmiyor, ürün yetiştirme, kullanılan gübre konusunda fikir alış verişi yapıyorlar.
La Traviata Aspendos'ta sahnede
Ve son gong sesiyle seyir başlıyor
Sahnede Guissepe Verde’nin La Traviata adlı eseri.
Paris sosyetesinde yaşayan ünlü bir fahişe olan Violetta Valéry ile ona saf bir aşkla bağlanan genç Alfredo Germont’un trajik hikâyesini anlatıyor.. Violetta gerçek aşkı Alfredo’da bulur ancak Alfredo’nun ailesinin baskısıyla ondan ayrılmak zorunda kalır. Gurur ve yanlış anlaşılmalar yüzünden ilişkileri sarsılır. Sonunda Violetta verem hastalığının pençesinde ölürken Alfredo ve ailesi gerçeği öğrenir, fakat çok geçtir.
"Konular hep aynı, dizilerdeki gibi aşk"
Oyunu pür dikkat izleyen kadın çiftçiler oyunu gülen yüzlerle alkışlıyorlar.. İyi vakit geçirdikleri, yaşamlarına farklı bir aktivite katmaktan dolayı mutlu oldukları görülüyor. Ayşe Yılmaz, gülerek ‘Yarın serada arkadaşlarla böyle konuşacağım diyor, sonra ‘Güzel oldu. Konular hep aynı, aşk üzerine. Dünya aşk üzerine dönüyor. Sesler çok güçlüydü’ yorumunu yapıyor.
Havva Gökalp ise “ Çok güzeldi, konusunun bizim dizilerden farkı yoktu aslında ama seslendirme ve müzik çok güzeldi. Titizlikle çalışılmış. Bizim için farklı bir deneyim oldu” yorumunu yaptı.
Kadın çiftçiler kendilerine farklı bir deneyim yaşatan Antalya İl Tarım Müdürlüğü'ne ve Antalya Kültür ve Turizm İl Müdürlüğ'ne opera daveti için teşekkür etti ve benzer etkinliklere katılmak istediklerini ifade ettiler.
