AYM’nin CHP tarafından yapılan iptal başvurusunu reddettiği sokak hayvanları yasasına ilişkin gerekçeli kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Yüksek Mahkeme, kararında tartışmaların merkezine oturan düzenlemenin anayasaya uygunluğunu değerlendirirken, özellikle kamusal güvenlik ve risk yönetimi boyutuna dikkat çekti.
Gerekçeli kararda, hayvanların hukuk düzenlerinde genel olarak “eşya” statüsünde bulunsa da biyolojik varlık olmaları, acı ve mutluluk gibi duygulara sahip olmaları nedeniyle diğer eşyalarla aynı kapsamda değerlendirilemeyeceği ifade edildi. AYM, bu nedenle hem ulusal hem de uluslararası metinlerde hayvanların korunmasını amaçlayan düzenlemelerin bulunduğunu hatırlattı. Mahkeme, Anayasa’nın devlete hayvanlara yönelik eziyeti önleme konusunda pozitif yükümlülük yüklediğini kabul ederken, başıboş hayvan popülasyonundaki artışın yaratabileceği saldırı ve korku riskinin de insanın yaşam hakkı ve vücut bütünlüğü bakımından hukuki sonuçlar doğurduğunu vurguladı. İnsan sağlığıyla hayvanların korunması değerleri karşı karşıya geldiğinde, üstünlüğün insan sağlığına verilmesi gerektiğini belirten Yüksek Mahkeme; gerekli görüldüğünde öldürme dahil olmak üzere sayıyı azaltmaya yönelik tedbirlerin alınmasının mümkün olduğu yönünde değerlendirme yaptı. Ayrıca tüm bu düzenlemelerin yasama organının takdir yetkisi kapsamında olduğu ifade edildi.

CHP’nin yasayla ilgili yaptığı iptal başvurusunu reddeden kararın dün Resmi Gazete’de yayımlanan gerekçesinde özetle şu değerlendirmeler yapıldı:
BİYOLOJİK VARLIK OLSALAR DA: “Hayvanlar, biyolojik bir varlık olsalar da hukuk düzenlerinde genel olarak bir hakkın öznesi olarak kabul edilmemişler; mülkiyet hakkının konusu bir eşya olarak değerlendirilmişlerdir. Bazı ülkelerde hayvanların kısmen hak öznesi olarak kabul edildiği uygulamalar görülmekle birlikte bu konuda geleneksel anlayışın değiştiğinin söylenmesi mümkün değildir.
DİĞER EŞYALARLA AYNI KAPSAMDA DEĞİL: Hayvanlar hukuki olarak eşya kategorisinde kabul edilse de biyolojik bir varlık olmaları, acı çekme, mutlu olma ve üzüntü duyma gibi birtakım hislere sahip olmaları sebebiyle diğer eşyalarla aynı kapsamda değerlendirilmeleri söz konusu değildir. Bu sebeple uluslararası ve ulusal metinlerde hayvanları koruyan ve acı çekmelerini önleyen, onlara saygı gösterilmesini temin eden hukuki düzenlemelere yer verilmiştir.
KORUMADA DEVLETE POZİTİF YÜKÜMLÜLÜK: Anayasa’da hayvanların hak öznesi olarak kabul edildiğine dair açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte bunların korunmalarına ve eziyet görmelerinin önlenmesine yönelik olarak Anayasa’da devlete pozitif yükümlülük öngörülmediği de söylenemez.
BAŞIBOŞ KALMALARI ZARAR DOĞURUR: Başıboş ve saldırgan hayvanların tamamen kontrolsüz kalmasının ve popülasyonlarındaki artışın korkuya sebep olma ve fiziksel saldırı riski nedeniyle Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı yönünden zarar doğurabileceği açıktır. Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkı ile kişinin maddi ve manevi varlığının korunması hakkının devlete yüklediği pozitif yükümlülükler, insanın sağlığı ve vücut bütünlüğüne yönelik olarak köpeklerden gelebilecek risklere karşı önlem alınmasını zorunlu kılmaktadır.
İNSAN SAĞLIĞINA ÜSTÜNLÜK: İnsanın sağlığı ve vücut bütünlüğünün korunması ile hayvanların korunmasına ve eziyet görmelerinin önlenmesine yönelik değerler karşı karşıya geldiğinde insanın sağlığının ve vücut bütünlüğünün korunmasına yönelik değerlere üstünlük tanınması gerektiği açıktır. Evcil sokak hayvanlarının insanın sağlığı ve vücut bütünlüğüne yönelik olarak tehlike oluşturması halinde bu tehlikenin bertaraf edilmesi amacıyla hayvanların öldürülmesi ya da farklı yöntemlerle sayılarının azaltılması yolunda tedbirlerin alınması mümkündür.
KORUMADA DEVLETE POZİTİF YÜKÜMLÜLÜK: Anayasa’da hayvanların hak öznesi olarak kabul edildiğine dair açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte bunların korunmalarına ve eziyet görmelerinin önlenmesine yönelik olarak Anayasa’da devlete pozitif yükümlülük öngörülmediği de söylenemez.
BAŞIBOŞ KALMALARI ZARAR DOĞURUR: Başıboş ve saldırgan hayvanların tamamen kontrolsüz kalmasının ve popülasyonlarındaki artışın korkuya sebep olma ve fiziksel saldırı riski nedeniyle Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı yönünden zarar doğurabileceği açıktır. Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkı ile kişinin maddi ve manevi varlığının korunması hakkının devlete yüklediği pozitif yükümlülükler, insanın sağlığı ve vücut bütünlüğüne yönelik olarak köpeklerden gelebilecek risklere karşı önlem alınmasını zorunlu kılmaktadır.
İNSAN SAĞLIĞINA ÜSTÜNLÜK: İnsanın sağlığı ve vücut bütünlüğünün korunması ile hayvanların korunmasına ve eziyet görmelerinin önlenmesine yönelik değerler karşı karşıya geldiğinde insanın sağlığının ve vücut bütünlüğünün korunmasına yönelik değerlere üstünlük tanınması gerektiği açıktır. Evcil sokak hayvanlarının insanın sağlığı ve vücut bütünlüğüne yönelik olarak tehlike oluşturması halinde bu tehlikenin bertaraf edilmesi amacıyla hayvanların öldürülmesi ya da farklı yöntemlerle sayılarının azaltılması yolunda tedbirlerin alınması mümkündür.




