2025 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sonuçlarının açıklanmasının ardından kamuoyunda sınavın yapısına dair eleştiriler yeniden gündeme taşındı. Özellikle 500 tam puan alan öğrenci sayısının olağandışı biçimde artması, uzmanlar ve eğitim sendikalarının tepkisine neden oldu. Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada LGS'nin eğitim sistemindeki yapısal adaletsizlikleri görünür kıldığını ifade etti.
“Bu sistem yarışmacı, eleyici ve eşitsizdir”
Kadir Öztürk, LGS sonuçlarının ardından yaptığı açıklamada, sınavın çocuklar üzerinde yarattığı baskıya dikkat çekti ve sistemin derhal değiştirilmesi gerektiğini vurguladı:
“LGS Sonuçları; yarışmacı, elemeye dayalı ve eşitsizlik üreten eğitim sisteminin aynasıdır! Çocuklarımızı sınavlara değil, yaşama hazırlayan; eleştirel düşünme becerisi gelişmiş, toplumsal sorumluluk sahibi bireyler olarak yetişmelerine olanak tanıyan, nitelikli, bilimsel ve kamusal bir eğitim sistemi acil bir ihtiyaçtır.”
Eğitim Sen’in 5 Maddelik LGS Çağrısı
Eğitim Sen Antalya Şubesi’nin açıklamasında, LGS’ye ilişkin talepler de net biçimde sıralandı:
LGS kaldırılmalı, yerine öğrencilerin çok yönlü gelişimini esas alan, rehberlik temelli bir yerleştirme modeli oluşturulmalı.
Tüm çocuklar için parasız, kamusal ve nitelikli eğitim sağlanmalı; özel okul teşvikleri kaldırılmalı, devlet okullarına yatırım yapılmalı.
Eğitimde bölgesel ve sınıfsal eşitsizlikler giderilmeli; öğretmen atamaları, okul donanımları ve müfredat bu eşitlik temelinde yeniden düzenlenmeli.
Çocukların ruhsal ve pedagojik gelişimini zedeleyen sınav merkezli anlayış terk edilmeli; eğitim bir hak olarak yeniden tanımlanmalı.
Eğitim politikaları, öğrenci, öğretmen ve velilerin aktif katılımıyla şekillendirilmeli; sınav sistemi ve müfredat gibi konular çoğulcu mekanizmalarla belirlenmeli.
“Eğitim bir hak, sınav değil”
Kadir Öztürk açıklamasının sonunda, sınav merkezli bir sistemin çocukların gelişimine zarar verdiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Eğitim süreci bir rekabet alanı değil, bir hak alanı olarak kurgulanmalıdır. Bugünkü sınav sistemi, sadece öğrencilerin değil, kamusal eğitimin de geleceğini tehdit ediyor.”





