Türkiye'de vatandaşların kullandığı ilaçların kutu bazında %92’si yerli üretimle karşılanıyor. Ancak, TÜİK verilerine göre, 2024 yılı Aralık ayında ilaç sanayi üretiminde %19,6’lık bir daralma yaşandı. Yıllık bazda ise düşüş %7,3 seviyesine ulaştı. Buna karşın, genel imalat sanayinde bir değişim gözlenmezken, kimya sektörü %1,8 oranında büyüme kaydetti.

Sektör temsilcileri, kredi maliyetlerinin yükselmesi, hammadde ve işgücü giderlerindeki artış ile ilaç kuru uygulamalarının üreticileri zorladığını vurguluyor. Malkoç, "Bu yıl sadece işgücü maliyetleri %50 oranında arttı ancak ilaç sektörüne verilen kur artışı sadece %23,5’te kaldı. Avro kuru 40 TL'ye yaklaşırken, ilaç fiyatlandırmasında kullanılan kur 21,67 TL seviyesinde kaldı. Bu fark, üreticilerin maliyetlerini karşılamasını zorlaştırıyor ve ilaç arzında kriz ihtimalini artırıyor" dedi.

Fiyatlandırma Politikası Ar-Ge’yi Engelliyor

Savaş Malkoç, sektörün küresel rekabet gücünü artırmak için Ar-Ge yatırımlarına ihtiyacı olduğunu ancak mevcut fiyatlandırma politikalarının bu yatırımlara yeterli kaynak ayrılmasını engellediğini belirtti. "Biyoteknolojik ve kişiye özel ilaçlar gibi alanlarda hızlı bir gelişim yaşanırken, Türkiye'deki ilaç sektörü mevcut ekonomik gerçekliklerden uzak fiyat politikaları nedeniyle rekabet gücünü kaybetme riski taşıyor. Eğer yetkililer acil önlemler almazsa, ilaç tedarik zincirinde kırılmalar yaşanabilir ve hastaların temel ilaçlara erişimi zorlaşabilir" ifadelerini kullandı.

Sektörden Yetkililere Çağrı

İEİS, sektörün sürdürülebilirliği için kamu kurumlarına çağrıda bulunarak, ilaç fiyatlandırma sisteminin reforme edilmesi gerektiğini vurguladı. "Türkiye’nin ilaç sanayisi uluslararası standartların üzerinde bir üretim kapasitesine sahip. Ancak uygun kamu politikaları ve destekler olmadan bu sektörü ayakta tutmak zorlaşıyor. Yetkililerden acil adımlar atmalarını bekliyoruz" açıklamasında bulunuldu.

İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası, 1964 yılından bu yana ilaç sektörünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla faaliyet gösteriyor. Bünyesinde ulusal ve uluslararası 53 ilaç firmasını barındıran sendika, Türkiye'nin ilaç üretiminde bölgesel ve küresel bir merkez haline gelmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Ancak yetkililerden somut adımlar atılmadığı takdirde, ilaç üretiminde yaşanan daralmanın ve ilaç arzındaki krizlerin derinleşebileceği uyarısı yapılıyor.

Muhabir: Ece Güneş