DEM Parti Antalya Milletvekili H. Saruhan Oluç, Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararıyla ilgili Meclis Araştırması açılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne başvurdu. Oluç, kararın dayanaklarının kamuoyundan ve meslek örgütlerinden gizlenip gizlenmediğinin araştırılmasını talep etti.
Oluç’un TBMM Başkanlığı’na sunduğu dilekçede, 1960’lı yıllarda ulusal mimarlık yarışmasıyla projelendirilen ve modern Türkiye mimarlığının önemli örneklerinden biri olarak kabul edilen müze binasının, “depreme dayanıksız” olduğu gerekçesiyle yıkılmak istenmesinin ciddi bir tahribat yaratacağı belirtildi. Yalnızca arkeolojik eserlerin değil, müzenin kendisinin de kültürel miras değeri taşıdığı vurgulandı.
“Kamuoyuna bilgi verilmedi, uzman görüşleri dikkate alınmadı”
Müze binasının yıkım kararının, meslek odalarının ve konuya ilişkin uzmanların görüşü alınmadan alındığını belirten Oluç, sürecin katılımcı mekanizmalardan uzak bir biçimde yürütüldüğünü kaydetti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, kamuoyuna yeterli açıklama yapmadığına dikkat çeken vekil, binlerce eserin nerede muhafaza edileceği ya da nereye taşınacağına dair resmi bir bilgi bulunmadığını hatırlattı.
“Yapının mimari değeri yok sayılıyor”
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yalnızca sergilenen koleksiyonuyla değil, kendisinin de mimari bir değer taşıdığını hatırlatan Saruhan Oluç, yapının doğal havalandırma sisteminden sergi senaryosuna kadar özgün bir kurguya sahip olduğunu vurguladı. “Bu yapı, Türkiye’nin ulusal mimari yarışması sonucunda inşa edilen ilk müzesi olma özelliğini taşıyor” diyen Oluç, ICOMOS Türkiye gibi uzman kuruluşların korunması yönündeki çağrılarına da kulak verilmediğini belirtti.
“Yıkım yerine restorasyon” çağrısı
Yıkımın değil, restorasyonun esas alınması gerektiğini ifade eden Oluç, “Tarihî, kültürel ve mimari mirasın korunması yalnızca geçmişe değil, ortak geleceğimize de sahip çıkmak demektir” dedi. Meclis Araştırması talebinin gerekçesinde, müzenin ziyaretçilere kapatılmasının ardından açılan iptal davası da hatırlatıldı. Şeffaflıktan uzak yürütülen süreç, kamuoyundaki endişeleri artırmış durumda.
