Antalya Arkeoloji Müzesi’nin dönem özelliği taşıyan ödüllü binasının kültür varlığı olarak tescil edilerek koruma altına alınması için Antalya Kültürel Miras Derneği’nin (ANKA) yaptığı tescil başvurusu, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 10 Nisan 2025 tarihinde alınan kararla reddedilmişti. Bölge Koruma Kurulu’nun gerekçesi ise, müze binasının sanat tarihi, mimari, estetik, mahalli, simgesel, maddi, hatıra, belgesel, işlevsel, özgünlük ve dekoratif açıdan tek tek ya da bütünlük arz eden bir içerik taşımadığı oldu...
Yüksek Kurul ‘kültürel miras niteliği taşımıyor’ dedi
İtiraz başvuruları aynı konuyu içerdiği için birlikte değerlendiren Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, 27 Haziran 2025 tarihli kararında, Bölge Kurulu’nun ret kararını onayladı. Yüksek Kurul, Antalya Arkeoloji Müzesi binasının 2863 sayılı kanun kapsamındaki yönetmelikle belirlenen nitelikleri taşımadığına karar verdi...
Bakanlık yıkıma gerekçe olan deprem raporunu gösteremiyor
Dün İMO Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan’ın müze önünde yaptığı açıklamada dile getirdiği iddialar ise daha vahim bir tabloya işaret ediyor. Akdoğan’ın aktardığına göre Kocaeli merkezli bir firma, Antalya’daki bir laboratuvarı arayarak müze binasından karot almak için fiyat almış...
Yıkım kararı verenler de, ‘tescil edilmesin’ diyenler de aynı
İşte bu atmosfer içinde kent halkı Antalya Müzesi’nin toplumsal hafızanın bir parçası olarak güçlendirilmesini ve yeniden işlevlendirilerek korunmasını talep ediyor. Ancak yıkıma karar veren de, yıkılmasın korunsun diyenlere resmi olarak yanıt veren de aynı isim olunca Türkiye’de kültürel mirasın nasıl korunacağı konusu bir kez daha toplumun önünde beliren kara bir buluta dönüştü.
Genel Müdür İnceciköz yıkım kararını 20 Mart’ta duyurdu
Koruma Yüksek Kurulu’nun Antalya Müzesi’ni ‘kültürel miras’ olarak görmeyen üyelerinden biri, 20 Mart 2025 tarihinde Antalya Müzesi’nde yapılan toplantıda, müze binasının yıkılması gerektiğini açıklayan Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz...
Bakan Ersoy’un şirketinden kurul üyeliğine
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yıkmak istediği Antalya Müzesi’nin ‘korunmasına gerek olmadığına’ hükmeden Koruma Yüksek Kurulu’nun üyelerinden biri de Bakan Ersoy’un şirketinde danışmanlığını yapan, daha sonra Bakanlığa atanarak genel müdürlüğe kadar yükseltilen Neşe Çıldık...
Yüksek Kurul Başkanı, Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı
Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nda yer alan isimlerin çoğunluğu, üst düzey bakanlık bürokratlarından oluşuyor. Bu, yıllardır birçok kez değişiklik yapılan mevzuatla belirlenmiş bir gereklilik...
Kültürel mirasın geleceği için oy kullanan kurul üyeleri
Kurul üyeleri ise Bakanlık bünyesindeki Kurullar Dairesi Başkanı Hatice Kübra Yavuz, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz, Yatırım İşletmeler Genel Müdürü Neşe Çıldık, Yatırım İşletmeler Genel Müdür Yardımcısı Emine Özkan...
Yüksek Kurul’un arkeolog ve mimar üyeleri
Yüksek Kurul üyeleri arasında bulunan arkeoloji kökenli iki isimden biri olan Prof. Dr. Bilal Söğüt, Muğla Yatağan’daki kömür havzasında bulunan Stratonikeia Antik Kenti'ndeki kazıların başkanlığını yürütüyor...
Uzman akademisyenler bürokratlara karşı durabilir mi?
İlgili yönetmelik, Koruma Yüksek Kurulu’nun üyelerinin ilgili bakanlık bürokratlarından seçilmesini gerekli kılıyor. Toplam 16 üyeden birini Cumhurbaşkanlığı belirliyor...
Kurul Başkanı Yazgı, Toprak Mahsulleri Ofisi’nde görev yaptı
Kamu bürokrasisinden gelen Kurul üyelerinin mesleki uzmanlıklarına bakıldığında ise mevcut Kurul Başkanı Gökhan Yazgı’nın iktisat ve halkla ilişkiler eğitimi aldığı, daha önce Toprak Mahsulleri Ofisi’nde Genel Müdür Yardımcılığı yaptığı görülüyor...
Neşe Çıldık, Bakan Ersoy’un turizm şirketinde danışmandı
Koruma Yüksek Kurulu’nun en ‘sivil’ üyelerinden biri olan Neşe Çıldık, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un şirketlerinde yöneticilik yapmış bir isim...
Bakan Ersoy şirket çalışanını genel müdür yaptı
Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine geçilmesinin ardından Meclis dışından atanan bakanlar arasında yer alan Mehmet Nuri Ersoy’un Kültür ve Turizm Bakanlığı koltuğuna oturmasından sonra Neşe Çıldık için de Bakanlık yolu açıldı...
Milli Emlak’tan gelen Yüksek Kurul üyesi
Mili Parklar kontenjanından bir başka kurul üyesi olan Kadir Çokçetin ise Maliye ve Milli Emlak kökenli bir bürokrat...
Mekansal Planlama Genel Müdürü Kayapınar da kurul üyesi
Koruma Yüksek Kurulu’nun on parmağında on marifet olan ismi ise Yavuz Erdal Kayapınar. Mimarlık ve şehir planlama eğitimi alan Kayapınar...
Maliye kökenli genel müdür yardımcısı Yüksek Kurul üyesi
Vakıflar Genel Müdürlüğü kontenjanından Kurul Üyesi olarak atanan Mustafa Kemal Aran da maliye kökenli bir bürokrat olarak biliniyor...
Ormancı kökenli Yüksek Kurul üyesi Akduman
Orman Genel Müdürlüğü kontenjanından Kurul üyesi seçilen Kenan Akduman ise ormancı kökenli bir bürokrat olarak biliniyor...
Neyin ‘korunmaması’ gerektiğine bu kurullar karar veriyor
Türkiye’de kültürel mirasın korunması konusundaki mevzuatın uygulanmasındaki bürokratik yapı ve şeffaflıktan uzak yürütülen süreçler, kentlerin hızla hafızasızlaşmasına yol açıyor...
Sivil mimari ve endüstri mirası hafızalardan yok edilirken
Edremit’te, Ayvalık’ta zeytin işlikleri, Kapadokya’da bezirhaneler, Isparta’da halı ve iplik fabrikaları, Antalya’da dokuma, Adana’da çırçır işletmeleri birer birer yok olup gitti...
Halkın kuşaktan kuşağa aktardığı kültürü bürokrasi siliyor
Antalya Müzesi’nin geleceğine Antalya halkı değil, Ankara’da Bakanlık koltuklarında oturan bir avuç bürokratın karar vermesi, görünürde uzunca süredir fit olduğumuz mevzuatın da artık bu ülkenin kültürel mirasını korumaya yetmediğini gösteriyor...




