‘Bahis Çukuru’ kitabının yazarı Ayhan Şensoy, Tekin Yayınevi’nin YouTube kanalında yaptığı açıklamada, yasa dışı bahis ve kumar gelirlerinin özellikle turizm sektöründeki bazı oteller ve acentalar üzerinden aklandığını söyledi.
Şensoy, “Portekiz, İspanya ya da İtalya’daki sahte acentalar üzerinden Türkiye’deki otellere hayali rezervasyonlar yapılıyor. Paralar geliyor ama kimse otele girmiyor. Böylece kara para yasal gelir gibi gösteriliyor” dedi.
“Turizm üzerinden aklanan para, ülkeye temiz sermaye olarak dönüyor”
Türkiye’nin turizm gelirlerinde son yıllarda rekorlar kırıldığını hatırlatan Şensoy, bazı sermaye hareketlerinin kaynağının şaibeli olduğuna dikkat çekti:“Yurt dışındaki yasa dışı bahis ağları ve kripto sistemleri üzerinden kazanılan kirli paralar, Türkiye’de turizm yatırımı olarak karşımıza çıkıyor. Otel, restoran, güzellik merkezi, acenta… Hepsi aklama zincirinin bir halkası haline gelmiş durumda.”
Şensoy’a göre, bu yöntemle elde edilen para sisteme “yatırımcı, girişimci ya da iş insanı” görünümüyle sokuluyor. “Son 10 yılda abartılı biçimde zenginleşen birçok ismin arkasında bu sistemin olduğunu düşünüyorum” dedi.
Bahis gelirleri turizme karışıyor
Ayhan Şensoy, yasa dışı bahis ekonomisinin sadece futbolu değil, turizmi de kirlettiğini vurguladı. Yurt dışında kurulan yasa dışı bahis sitelerinin gelirlerinin, Türkiye’de otel rezervasyonları, acenta ödemeleri ve hizmet faturalarıyla sisteme dâhil edildiğini belirtti “Bir otel, sahte rezervasyonla binlerce Euro’luk ödeme alıyor. Görünürde yabancı müşteri var, ama o kişi hiç gelmiyor. Bu paralar sonra Türkiye’de yeni yatırımlara, arsa alımlarına, restoran zincirlerine dönüşüyor.”
Şensoy, MASAK verilerine göre 2023’te 280 bin kiralık banka hesabı tespit edildiğini, 2021 raporunda ise 366 bin kripto işlemin yasa dışı bahis bağlantılı çıktığını hatırlattı. “Kripto paralar, kiralık hesaplar ve turizm otelleri, kara para aklamanın üç sacayağını oluşturuyor.” dedi.
Ekonomik ve sosyal yıkım
Yeşilay’ın 2024 verilerini paylaşan Şensoy, Türkiye’de kumar ve bahis bağımlılığının ülkeye yıllık 40 milyar dolar maliyet yarattığını söyledi. “Sigara, alkol ve uyuşturucunun toplam ekonomik etkisi 38 milyar dolar. Tek başına kumar ve bahis 40 milyar dolar. Bu sadece parayla ölçülebilecek bir kayıp değil, ailelerin dağılmasına, gençlerin suça sürüklenmesine yol açıyor.”
Yazar, sadece cezaların caydırıcı olmadığını, devletin önleyici programlar, yayın kısıtlamaları ve gelir sınırlarıyla bağımlılığın önüne geçmesi gerektiğini söyledi:“Bu iş artık 4,5 trilyon dolarlık küresel bir sektörün parçası. Türkiye bu ağın içinde hızla büyüyor. Eğer kontrol altına alınmazsa, hem ekonomiyi hem toplum yapısını çürütür.”
