O artık sadece ‘Toroslar’ın evladı’. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarını içeren soruşturma kapsamında tutuklanarak görevinden uzaklaştırılan Antalya BŞB Bşk. Muhittin Böcek’in sosyal medya hesaplarından başkanlık unvanının silindiği, ‘Torosların evladı’ yazıldığı görülüyor
Burası, Antalya Feslikan Yaylası. Kentin yerli halkı için vazgeçilmez bir üretim alanıydı. Yüksekte çobanlar, düzlüklerde ekinciler, sebze üreticileri. Suyu bol olan yayla son yıllarda yazlıkçıları ağırlıyor. Bir de mermer kamyonlarını. Muhittin Böcek için de yayla, tutkuydu. Çocukluğunda Feslikan ve çevresindeki yaylalardan kar getirip satan babasına yardım eden Muhittin Böcek, yaylaların özlemiyle yanıp tutuştuğu bu kavurucu sıcaklarda tutuklu bulunduğu cezaevinden her gün nefes alamadığını haykırıyor. Akdeniz sahilinde yaşayan herkes bilir bunu Mayıs ortasından itibaren Akdeniz sahilinde insan da keçi de bağlasan durmaz. Gözü yaylada, tepeleri karlı dağlarda, serin sularda olur tüm canlıların. Toroslar ikili yaşamın özetidir ve bu binlerce yıldır iklimin yarattığı bir zorunluluktur. Muhittin Böcek için de böyledir.
Muhittin Böcek’in ailesiyle komşu olan Çakırlar’dan Ali Yanık, 2016’da çektiğimiz Islak Çarıklar programında Mustafa Böcek ve oğlu Muhittin’i anlatıyor: “Yayladan kar getirir satardı. Garcıııı! diye bağırırdı, komşu olduğumuz için bizden para almazdı.
”Bugün sitelerin kapladığı bölgede bir zamanlar pamuk, fıstık ekilen tarlalar, yasemin ve narenciye bahçeleri vardı. Muhittin Böcek’in 2,5 lira yevmiye ile pamuk çapası yaptığı yıllar. “Muhittin Böcek, uyanık, akıllı bir çocuktu” diye anlatıyor Ali amca, o yılların anılarını Muhittin Böcek erken yaşta babasını kaybedince hayata da erken atılmış, şoförlükten siyasete giden yolda sinemacılıktan çiftçiliğe birçok işte çalışmış bir Yörük çocuğu. Kendisi de bu dönemlerini hep gururla anlatır.
Pragmatik bir siyasetçi olması ona hız kazandırmış hep ancak siyasette bazen hız tümsekleri de gerekli oluyor.
Denetim ve otokontrol mekanizmalarını kolaylıkla devre dışı bırakarak kendi kurallarıyla oynamayı alışkanlık haline getiren siyasetçiler için bir yerde hız tümseği, trafik işaret ve işaretçileri hayati önem taşıyor
Muhittin Böcek’in biricik oğlu Gökhan hep yanıbaşındaydı. Bu mesafenin başkanlık görevi için gereğinden fazla yakın olması, hız tümseğini ortadan kaldırıyordu.
Oğul Böcek şimdi yurtdışında, baba Böcek ise nefes almakta zorlandığı klimasız bir koğuştan Toroslara sesleniyor.
Yaylanın kıvrımlı yollarından, siyasetin baş döndüren zikzaklı yollarına geçiş yapan ve bu yollarda epeyce çarık eskiten Muhittin Böcek, Döşemealtı L Tipi Cezaevinden hemen her gün kamuoyuna ve yetkililere seslenerek ‘nefes alamıyorum’ diye çırpınıyor.
Muhittin Böcek ve ağabeyi Murat Karakuş’un 2016 yazında Feslikan Yaylasında kaydedilen bu görüntüsü, sadece geçmişten bir anı değil, dağlara özlemin vurgusu. Dolandım dağları kar bulamadım, halime münasip yar bulamadım… Torosların hiç bir evladı karsız kalmasın…
