Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkılmasına karşı kentte yükselen tepki, 21. gününde de dinmedi. Müze önünde bugün bir kez daha toplanan Antalyalılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sessizliğini protesto etti.
Müzenin kapatılmasının üzerinden 13 gün geçti, ancak bakanlık kamuoyunun sorularına ve çağrılarına yanıt vermedi. Ne Antalya’daki sivil toplum kuruluşlarına ne de Müze Çalışma Grubu’na herhangi bir resmi açıklama ya da temas kurulmuş değil.
Bugünkü buluşma, Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla Barbaros Çay Bahçesi önünde başladı. CHP ve Türkiye İşçi Partisi Antalya örgütü üyeleri, milletvekilleri ve çok sayıda Antalyalı müzenin önüne kadar yürüdü. Katılımcılar “Antalya Müzesi Yıkılamaz”, “Deprem Bahane, Rant Şahane” sloganlarıyla yürüyüş boyunca tepkilerini dile getirdi.
TOMA ve Yaya Polis Takibiyle Yürüyüş
Yürüyüş öncesi Barbaros Çay Bahçesi önünde polis amirleri ile grup temsilcileri arasında yapılan görüşme sonrası, grubun sadece kaldırımdan yürümek koşuluyla yürüyüşüne izin verildi. Ancak aynı dakikalarda çay bahçesinin bulunduğu alana TOMA sevk edildi, güzergâh boyunca da çok sayıda Yunus polis ekibi konuşlandırıldı.
Israrla yanıtları beklenen sorular
Müze önünde Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri adına Devrim Mol, Mülkiyeliler Derneği Antalya Şubesi adına ise Nazire Öztürk birer açıklama yaptı.
Öztürk, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a şu soruları yöneltti:
Antalya Arkeoloji Müzesi, Koruma Kurulu tarafından neden tescile değer bulunmadı?
Güçlendirilebileceği halde neden yıkım ve 2,5 milyar TL’lik yeni yatırım tercih edildi?
Müze neden alelacele kapatıldı?
Depreme dayanıksız olduğu öne sürülen binaya dair analiz raporu neden açıklanmıyor?
Müze Çalışma Grubu neden sürece dahil edilmiyor?
Nazire Öztürk, bu soruların yalnızca teknik değil, politik ve ideolojik bir bağlamı olduğunu vurguladı:
“Kapitalist sistem kenti yapı üzerinden yeniden inşa ederken, halkı karar süreçlerinin dışına itiyor. Toplumsal hafızanın mekânlar üzerinden silinmeye çalışıldığı bir dönemdeyiz.”
Devrim Mol: “Bu Kentin Hafızasını Savunuyoruz”
Antalya Emek ve Demokrasi güçleri adına konuşan Devrim Mol, müzenin sadece bir yapı değil, Antalya'nın kültürel kimliği olduğunu vurguladı. Teknik raporların kamuoyuyla paylaşılmadığını, binada tespit edilen sorunların ise yıkımı değil, restorasyonu gerektirdiğini söyledi.
Talepler Net
Yıkım kararı iptal edilmeli, müze tescillenerek korunmalı.
Gerekirse binaya restorasyon ve güçlendirme uygulanmalı.
Yeni müze projeleri ayrı bir yarışma ve şeffaflıkla yürütülmeli.
Karar süreçlerine akademi ve sivil toplum katılmalı.
Açıklamalarda, geçtiğimiz yıl falezlerin “kesin korunacak hassas alan” statüsünden çıkarılması da hatırlatılarak, müzenin yıkım kararının kentte kültürel sürekliliği keseceği ve kamusal hafızada boşluk yaratacağı vurgulandı.
Antalyalılar, “Müze halkındır, yıkılamaz!” sloganıyla kararlılıklarını yineledi.
