Mimarlar Odası Antalya Şubesi tarafından iki yılda bir düzenlenen Uluslararası Antalya Mimarlık Bienali (IABA), bu yıl sekiz yıl aradan sonra “ARADA / In Between” temasıyla Kepez’de kapılarını açtı.
Kepez Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen bienal, Prof. Dr. C. Abdi Güzer başkanlığında, Prof. Dr. Lale Özgenel ve Hazal Türkyılmaz küratörlüğünde Mimar Sinan Kongre Merkezi ve tarihi Pil Fabrikası Yerleşkesi’nde eşzamanlı olarak gerçekleşiyor.
Endüstriyel mirasın kültürel üretime dönüştüğü bu mekân, Antalya’nın kentsel belleğinde yeni bir katman olarak yükseliyor. Fabrikanın endüstriyel geçmişinden kültürel geleceğine uzanan bu yolculuk, mimarlığın sadece yapı üretmek değil, kentin kimliğini dönüştürmek anlamına da geldiğini hatırlatıyor.
Kocagöz: “Bir kentin gücü insanında ve kültüründedir”
Açılışta konuşan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, bienalin Antalya’nın geçmişiyle geleceği arasında bir köprü kurduğunu söyledi:“Değişen dünyada şehirlerin, toplumların ve yaşam biçimlerinin dönüşümüne yeniden bakmak için bir fırsat buluyoruz. Bir kentin gücü sadece binalarında değil, insanında, kültüründe, üretiminde ve dayanışmasında gizlidir.”
Kocagöz, eski Pil Fabrikası’nın bienalle birlikte yeni bir kamusal işlev kazandığını belirterek, “Uluslararası Antalya Mimarlık Bienali, Antalya’nın dünyaya açılan yüzü ve kent kültürünün yeniden üretildiği bir platformdur” dedi.
Güzer: “Kaybettiğimiz değeri, kentle birlikte yeniden yaşatıyoruz”
Bienal Başkanı Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, mimarlığın yalnızca fiziksel mekân değil, toplumsal ve kültürel bir bağlam yarattığını vurguladı:“Bir ara vererek kaybettiğimizi düşündüğümüz bir değeri yeniden yaşatıyoruz. Bu bienal sadece mimarlığın değil, kentin hafızasının da yeniden inşası anlamına geliyor. Antalya Pil Fabrikası, kentin kimliğinde önemli bir yer tutuyor. Umarız bu bienal, fabrikanın çok boyutlu bir kültür merkezine dönüşmesi için itici bir güç olur.”
Güzer, bienalin ulusal ve uluslararası ölçekte zengin bir katılımla gerçekleştiğini belirterek, “Bu süreçte mimarlığın kentle yeniden konuştuğu, yeniden buluştuğu bir dönem yaşıyoruz” dedi.
Çerçiler: “Mimarlık, kente atılan kalıcı bir imza”
Antalya Mimarlar Odası Başkanı Hasan Çerçiler, bienalin mimarlık mesleği kadar kent vizyonu açısından da önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade etti:“Bu bienal, mimarlığın geleceğe atılmış tarihi bir imzasıdır. Antalya’yı sadece turizmin değil, mimarlığın ve düşüncenin de kenti haline getirmek istiyoruz. Bu başarı, kente duyulan inancın eseridir.”
Özkan: “Mimarlık değerleri, kentin vicdanıdır”
Etkinliğin kapanış konuşmacılarından Dr. Suha Özkan, “Mimarlık Ödüllerine Bakış” sunumunda mimarlığın etik ve ekolojik boyutlarına dikkat çekti.
Özkan, mimarlığın 21. yüzyıldaki temel değerlerini şu sözlerle özetledi:“Katılım, çoğulculuk, özgürlük, eşitlik, paylaşım, sürdürülebilirlik ve dönüşüm... Bunlar yalnızca mimarlığın değil, kent yaşamının da vicdanıdır.”
Kentin geleceğini düşünmek
IABA 2025, yalnızca mimarlık profesyonellerinin değil; sanatçıların, akademisyenlerin, öğrencilerin ve farklı disiplinlerden üreticilerin de buluştuğu ortak bir düşünme zemini oluşturuyor.
Bu yılki “ARADA” teması, kentin sınırlarını, mekânla kurulan ilişkileri, geçmişle gelecek arasındaki bağları sorgularken; Antalya’yı bir kez daha “mimarlığın kenti” haline getiriyor.
