Antalya 2. İdare Mahkemesi, Finike–Demre–Kaş–Kalkan Bölünmüş Yol Projesi için verilen ÇED olumlu kararını, 11 uzman görüşüne dayanan bilirkişi raporu doğrultusunda iptal etti. Kaş Çevre ve Kültür Derneği yaptığı basın açıklamasıyla mahkeme kararını destekleyen raporun halk arasında doğru bilinen yanlışların da ortaya çıktığını söyledi. Dernek Başkanı Murat Akoy, özellikle Finike–Demre arasındaki yol hakkında kamuoyunda yoğun tartışma yaşandığını, ancak söz konusu güzergahın projeye dahil olmadığını vurguladı.
Açıklamada mahkemenin 'Çed olumlu' karanını iptali gerekçesi paylaşıldı. Karar şöyle: "Projenin trafik yoğunluğuna istinaden zorunlu bir ulaşım ihtiyacına dayanmadığı, çevresel ve kültürel zararlarının çok yüksek olduğu,ekonomik ve toplumsal fayda iddialarının bilimsel somut verilere dayanmadığı tespitlerinden hareketle, söz konusu projede kamu yararı bulunmadığı kararı vermiştir."
Kazalar virajlı değil düz yolda daha çok oluyor
Bilirkişi raporu, yolun Demre ve Kaş’ı yalnızca transit geçeceğini, Kaş girişinin merkeze 12 kilometre mesafede Ağullu Mahallesi’nde olacağını ve halkın %73’ünün mevcut yolu kullanmaya devam edeceğini ortaya koydu.
Raporda, proje güzergahında öngörülen trafik hacminin bölünmüş 2x2 şeritli bir otoyol yapılmasını gerektirecek düzeyde olmadığı belirtiliyor. Dernek yaptığı açıklamada, bilirkişi raporunun 2021–2024 yılları arasındaki resmi trafik kazaları verileri, kazaların büyük kısmının düz yollarda meydana geldiğini, virajlı kesimlerin sadece %28–32 oranında etkilendiğini verilerle . ‘Virajlı yollarda çok kaza oluyor’ iddiası istatistiksel olarak doğru olmadığını oraya koyduğunu belirtti. Bilirkişi raporunda projenin sağlayacağı zaman kazancının ise yaklaşık 15 dakika ile sınırlı olduğu vurgulandığına dikkat çeklidi.
Çevresel ve tarımsal etkiler
Bilirkişi raporu, projenin Demre’de örtüaltı tarım yapılan kıymetli alanları, yeraltı su kaynaklarını, orman, zeytinlik ve makilik alanları geri dönüşü olmayan biçimde etkileyeceğini ortaya koyuyor. Dünya’da yalnızca Kaş coğrafyasında yetişen Likya Orkidesi, Kaputaş Andızotu ve toplamda 454 bitki türü ile nesli tehlikede olan canlıların habitatlarının parçalanacağı belirtiliyor.
Raporda ayrıca, proje kapsamında toplam 1.520 hektar orman alanının tahrip edileceği ve 66.000’den fazla ağacın kesileceği öngörülüyor. Bu durum, bölgedeki ekosistemin ve tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından ciddi risk oluşturuyor.
Kültürel miras ve turizm üzerindeki etkiler
Bilirkişi raporuna göre, yol güzergâhı en az 11 arkeolojik ve 4 doğal sit alanını etkiliyor. Tescilli kültürel miras alanlarının eksik veya yüzeysel ele alındığı raporda belirtiliyor ve telafisi mümkün olmayan riskler öne çıkıyor.
Dernek, bilirkişi raporunda yol projesinin Kaş’ın butik turizm modeline zarar vereceğini, deniz gören yamaçlardaki tarım alanlarının ve doğal peyzajın inşaat ve turizm yatırımlarına açılacağının ve otoyol standardındaki bir yol, sakinlik, doğa, kültür ve özgünlük arayan ziyaretçileri değil; hızlı tüketilen, betonlaşmaya dayalı kitle turizmini teşvik edecektir,” tespitini paylaştı
Maliyet ve kamu kaynakları
Kaş Çevre ve Kültür Derneği, projenin ekonomik boyutuna dikkat çekti. Dernek açıklamasında, “Derinleşen ekonomik kriz ve artan hayat pahalılığı koşullarında, milyonlarca insan yoksulluk ve açlık sınırı altında yaşam mücadelesi verirken; alternatifleri araştırılmadan kamunun ve halkın kısıtlı kaynaklarının tünel, viyadük ve geniş kamulaştırma gerektiren, maliyeti belirsiz bir projeye aktarılmaya çalışılması kamu yararı taşımıyor. Bu kadar büyük ölçekte bir ekolojik ve kültürel tahribatın, yalnızca 15 dakikalık sınırlı bir ulaşım faydası ile gerekçelendirilmesi mümkün değil,” ifadelerine yer verdi.
Dernek, projelerin yalnızca inşaat maliyetleriyle sınırlı kalmadığını, bakım, işletme, borçlanma ve dolaylı vergi yükleriyle toplumun tamamına ek bir ekonomik yük olarak geri döneceğini vurguladı. Açıklamada, “Oysa mevcut yol, daha düşük maliyetli, noktasal ve aşamalı iyileştirmelerle güvenli hâle getirilebilir. Bu, hem kamu maliyesi açısından tasarruflu hem de halkın sırtına yeni bir yük bindirmeyen akılcı bir tercihtir. Bölgede deniz ulaşımı ve diğer alternatifler değerlendirilmeden bölünmüş yol projesinin dayatılması, planlama ve hukuk ilkelerine aykırıdır. Mevcut yolun güvenliği ve kapasitesini artıracak iyileştirmeler, daha kısa sürede, daha düşük bütçelerle ve kamuya ek bir vergi yükü oluşturmadan uygulanmalıdır,” denildi.
Dernek çağrısı ve kamu yararı
Dernek Başkanı Murat Akoy , “Bu açıklama, halkın kafasındaki yanlış bilgileri düzeltmek ve bilimsel verileri paylaşmak için yapıldı. Mevcut yolun iyileştirilmesi, ulaşım güvenliği ve şeffaf, bilimsel planlama öncelikli olmalı,” ifadelerini kullandı. Dernek, projenin mevcut haliyle durdurulmasını ve tüm planlama süreçlerinin katılımcı ve bilimsel verilere dayalı yürütülmesini talep ediyor.
Kaş Çevre ve Kültür Derneği, yaşam alanlarını, doğal varlıkları ve kültürel mirası korumaya devam edeceklerini ve halkın, kamunun yararının bilimsel verilerle savunulması gerektiğini vurguladı.