Muğla’nın Bodrum ilçesinde süregelen su sıkıntısı, turistik işletmeleri tasarruf önlemleri almaya yöneltti. Bodrum’daki oteller, havuzlardaki suyu kış boyunca koruyup, gerekli bakım ve kimyasal dengeleme işlemleriyle gelecek yaz yeniden kullanacak. 48 otelin dahil olduğu uygulamada otelciler, “su israfını önleme” amacıyla hareket ettiklerini belirtti.
Bodrum Otelciler Derneği Başkanı Ömer Faruk Dengiz, “Havuz suyunu boşaltmadan gelecek yaza tekrardan kullanıyoruz. 48 otel projeye katkı sağladı. 22 otel de denizden su kullanımı için çalışmalarını tamamladı. Suyu verimli kullanarak sorunu müşterilere yansıtmamaya çalışıyoruz” dedi.
‘Havuzlu villaların katkısı da önemli’
Dernek Başkan Yardımcısı Alişir Şahin, “Küresel ısınmayla su sorunu Bodrum’da daha da belirgin hale geldi. Havuzu boşaltmayarak su tasarrufuna katkı sağlayacağız. Havuzlu villaların da bu sürece dahil olması önemli” ifadelerini kullandı.
Yönetim Kurulu Üyesi Eray Yaşyerli ise, “Bodrum yaz boyunca yüz binlerce turisti ağırlıyor. Artan nüfusla su üzerindeki baskı büyüyor. Havuzlardaki suları koruyarak sürdürülebilirliği destekliyoruz” dedi.
Yeni otel yatırımları su baskısını arttıracak
Su kıtlığıyla gündemden düşmeyen Bodrum’da, aynı dönemde çok sayıda yeni havuzlu otel yatırımı da planlanıyor.
-
Bulgari Resort Bodrum 2026’da açılacak; 84 oda, 100 özel villa ve geniş havuz alanlarıyla hizmet verecek.
-
Holiday Inn Resort Bodrum West Beach projesi 460 odalı dev bir tesis olarak 2026 ortasında tamamlanacak.
-
St. Regis Karya Cove Resort & Residences 2030’a kadar tamamlanması planlanan 138 odalı, çok sayıda açık/kapalı havuz içeren ultra lüks bir proje olarak öne çıkıyor.
-
Ayrıca Torba Mahallesi’nde 126 odalı, açık havuz ve spa tesisleri içeren yeni bir otel için 450 milyon TL’lik yatırım yapılacak.
Su Krizi Derinleşirken Yeni Havuzlar Yükseliyor
Kuraklıkla mücadele eden bir ilçede her biri onlarca ton su kapasitesine sahip havuzlu tesislerin yapılması, çevreciler ve yerel halk arasında tepkiyle karşılanıyor.
Bodrum’daki mevcut su kaynaklarının yetersizliği, altyapı sorunları ve artan turizm baskısı göz önüne alındığında, “havuzları koruma” yaklaşımı kadar “havuzlu yatırımların hız kesmeden sürmesi” de dikkat çekiyor.