Antalya Haber

"Ata tohumu sandığınız kadar masum değil"

Biyokaçakçılığın dünyada uyuşturucu ve silah ticaretinden sonra en büyük üçüncü kaçakçılık türü haline geldiğini vurgulayan tarım yazarı Ergin Kahveci, yıllık hacminin 25 milyar doları aştığını belirterek, Türkiye’nin zengin biyolojik çeşitliliği nedeniyle büyük risk altında olduğunu söyledi.

Tarım ve biyoteknoloji alanındaki gelişmelerin, genetik materyalleri altın kadar değerli hale getirdiğini belirten Kahveci, “Bugün tarım ve gıda sektörleri için genetik kaynaklar, elektronik sektöründeki çipler kadar stratejik. Türkiye, Avrupa’nın tamamından fazla biyoçeşitliliğe sahip bir ülke. Yaklaşık 14 bin türün üçte biri endemik. Bu genetik hazinenin korunması artık milli güvenlik meselesidir” dedi.

“Ata tohumu üretim materyali değil, genetik kaynaktır”

Kahveci, kamuoyunda popülerleşen “Ata tohumu” söyleminin yanlış anlaşıldığını, bilinçsiz takas ve paylaşım etkinliklerinin genetik materyal kaçakçılığına zemin hazırladığını belirtti. “Ata tohumu veya yerli çeşit demek, üretim materyali demek değildir. Bunlar genetik materyaldir, genetik kaynaktır. Tohum takas şenlikleriyle farkında olmadan ülkenin genetik hazinesini korumak yerine dışarıya açıyoruz. Bu ülkeye yapılan en büyük kötülüklerden biridir,” dedi.

“Milli Genetik Kaynaklar Kurumu kurulmalı”

Türkiye’de yıllardır bu konuda kurumsal bir yapılanmanın eksikliğine dikkat çeken Kahveci, genetik kaynakların korunması ve izlenmesi için özel bir milli güvenlik ve istihbarat birimi kurulması gerektiğini ifade etti:“Biz yıllardır tohum, bitki parçası, hayvan, böcek gibi genetik varlıklarımızı koruyacak, takibini yapacak, gerekirse yurt dışına kaçırılanları geri alacak bir kurumsal yapı öneriyoruz. Çin bugün bu konuda olağanüstü bir stratejiyle hareket ediyor. Biz ise hâlâ genetik kaynakların ne olduğunu bile tam kavrayamadan yanlış uygulamalarla değerlerimizi kaybediyoruz.”

“Bugün incir, yarın domates!”

Ergin Kahveci, Türkiye’nin önlem almazsa genetik kaynaklarını yurt dışında tescillenmiş ürünler olarak görme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi:“Bugün Çin, Aydın Germencik’in incirini alıp yeni bir genetik ürün olarak tescil ederse şaşırmayın. 25 yıl sonra bunun bedelini çok ağır öderiz. O zaman neden ‘ne yazık ki’ dediğimi anlarsınız,” ifadelerini kullandı.