Gündem

81 İlde operasyon: Ruhsatsız silah sayısındaki yükseliş endişe veriyor

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın açıkladığı son operasyonda ele geçirilen silah ve işlem gören şüpheli sayıları, uzmanların dikkat çektiği bireysel silahlanma eğiliminin toplum güvenliğini nasıl derinden etkilediğini gösteriyor.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, son 1 haftada 81 ilde düzenlenen operasyonlarda 1.867 silah ele geçirildiğini ve 2.082 kişinin hakkında işlem yapıldığını açıkladı.

İçişleri Bakanlığı'nın paylaştığı rakamlara göre operasyonlarda 766 ruhsatsız tabanca, 428 kurusıkı tabanca, 649 av tüfeği ve 24 uzun namlulu silah ele geçirildi; 2.082 şüpheli hakkında işlem yapıldı. Bakan Yerlikaya, sadece bir hukuk ihlali olarak değil, toplumun güvenliğini ve gündelik yaşamı etkileyen bir tehlike olarak gördükleri ruhsatsız silahlanmayla kararlı şekilde mücadele edeceklerini vurguladı. Verilen sayılar, son dönemde polis ve jandarmanın yoğunlaşan operasyonlarını ortaya koyarken, resmi açıklama artan ele geçirme rakamlarının saha koşullarındaki değişimin yansıması olduğuna işaret ediyor.

Yetkililerin açıkladığı toplam kabine dönemi verileri de sorunun boyutunu gözler önüne seriyor: 139 bin 878 ruhsatsız tabanca, 39 bin 665 kurusıkıdan çevrilme tabanca, 65 bin 315 ruhsatsız av tüfeği ve 3 bin 745 uzun namlulu silah olmak üzere toplam 248 bin 603 adet silah ile 278 bin 564 şüpheli hakkında işlem yapıldığı bildirildi. Bu büyüklükteki rakamlar, güvenlik kurumlarının operasyonlarını artırmasının sebeplerinden biri olarak gösteriliyor. Ancak rakamların yüksekliği aynı zamanda ruhsatsız silah temininin ve bireysel silahlanmanın yaygınlaştığına dair ciddi bir gösterge olarak değerlendiriliyor. Güvenlik uzmanları, silah sayısı arttıkça sıradan anlaşmazlıkların dahi ölümcül sonuçlara dönüşme riskinin yükseldiğini söylüyor.

Bireysel silahlanmadaki artışın toplumsal etkileri de uzmanlarca sıkça dile getiriliyor. Sokakta taşıma eğiliminin ve kayıtsız silah dolaşımının artması, vatandaşlarda tedirginliğe yol açarken gece hayatı, ticari faaliyetler ve kamusal alanların kullanımı üzerinde doğrudan etkiler oluşturuyor. Ayrıca suç dinamikleri değişiyor; suç olaylarının hem sayısında hem de şiddet düzeyinde artış gözlenebiliyor, bu da adli vaka yükünü ve acil müdahale gereksinimlerini artırıyor. Sivil toplum kuruluşları ve bazı yerel yöneticiler, yalnızca operasyonel baskının yeterli olmayacağını; aynı zamanda önleyici politikalar, ruhsat denetimlerinin sıklaştırılması, silah teslim kampanyaları ve toplumsal farkındalık çalışmalarının da güçlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.